28 Ocak 2011 Cuma

The Body Shop E Vitamini Göz Kremi

Göz çevresine, mutlaka bu bölgeye uygun kremlerin kullanılması gerektiğini artık bilmeyen yok değil mi? :))

Bugün TBS'nin E vitaminli göz kremini tanıtacağım sizlere. 
İddiası: İnce çizgilerin, şişkinliğin ve koyu halkaların görünümünü önemli ölçüde azaltır.
İçerik: Yerel Ticaret ürünü shea yağı ve yosun özü içerir.

  • E vitamini serbest radikalleri etkisiz hale getiren (bu ne demek? :D) doğal bir antioksidan, ayrıca nemlendirmede çok etkili ve yaşlanmayı geciktiriyor. 
  • Shea yağı ve kuşburnu yağı ise yağ asitleri bakımından oldukça zenginler ve cildin nem bariyerini onarıyorlar (kuşburnu kırışıklıklara karşı çok etkiliymiş zaten, çayını içmeyi de ihmal etmeyin). 
  • Yosun özü ise her çeşit minerali içeriyor; cildi canlandırıyor, nemlendiriyor ve yatıştırıyor. 


Göz çevremdeki aşırı kuruluk (hatta pul pul dökülme) şikayetime karşılık TBS'deki görevli bu kremi önermişti bana. Fiyatı daha önce baktığım ünlüüü markaların göz kremlerine nazaran daha uygun olduğu için ben de aldım hemen ve yaklaşık 2 yıldır da kullanıyorum. İşte izlenimlerim:
  • Gerçekten göz çevresini güzel nemlendiriyor. Kuruluk ve pul pul dökülme şikeyetim artık yok. 
  • En etkili sonuç için tüm göz çevresine (göz kapağı da dahil), sabah-akşam sürülmeli. Üşengeçliğimden bazı günler hiç sürmediğim, bazı günler de sadece sabahları sürdüğüm oluyor ve direk gözlerimdeki yorgunluk anlaşılıyor.
  • Gözlerimde çok kırışıklık olmadığı için ince çizgiler konusunda bir fikir yürütemeyeceğim, belki de kremi kullandığım için yok çizgilerim.
  • Evet şişkinliği alıyor.
  • O kadar düzenli kullanmama rağmen, bir gece uykusuz kalsam, ertesi gün mümkün değil koyu halkalardan kurtulamıyorum. Bu konuda başarısız, ki bu kremle olacak bir iş de değil bence. Ama yine de hakkını yemeyelim kremin, şimdiye kadar hiç kapatıcı kullanma ihtiyacım olmadı :)
  • Makyaj altına kullanılabiliyor.
  • Bana mı öyle geldi bilmiyorum ama kirpiklerimin uzadığını ve hatta yeni kirpiklerimin çıktığını gözlemledim bu kremden sonra?!?!?!??!

Son olarak göz kremlerini kullanırken, parmağımızla nokta nokta yedirmemiz gerekiyor kremi. El kremi sürer gibi sürmek, göz çevresinde kırışıklara yol açıyor çünkü.

Haa bir de bu kremi "2 al, 1 öde", "3 al, 2 öde" türü promosyonlara denk getirip stoklamak en mantıklısı. TBS bu promosyonları çok sık yapıyor zaten.

13 Ocak 2011 Perşembe

Signal White Now Diş Macunu

Dişlerimdeki sarımtırak renkten oldum olası rahatsız olmuş ve üzerinde "beyazlatıcı" ibaresi bulunan çoğu diş macununu denemişimdir. Signal White Now ise bence şimdiye kadar denediklerim arasında en iyi olanı.

Anında beyazlık iddiasıyla çıkmış bir ürün. İlk kullanımda dişlerimin renginde hafif bir açılma gözlemledim. Ama kesinlikle beyazlık değildi gördüğüm. Zaten tek fırçalamayla dişlerin beyazlayacağına inanacak kadar saftirik değilim.

Ama düzenli kullanmamla birlikte, diş rengimin 1-2 ton açıldığını gördüm. Zaten bir macunla da maksimum bu kadar olur. Bundan sonrası diş doktorlarının işi. Hoş diş beyazlatmayı kimse önermiyor, diş minesini incelttiği için. 

Her neyse genelde bu beyazlığın geçici olduğu yorumları yapılmış, ama ben bu fikre katılmıyorum. Haftada 1 fırçalayıp da  beyazlığın 1 hafta süreceğini bekliyorlarsa haklı olabilirler tabi. Bu ürünle ilgili tek şikayetim ise fiyatı (yaklaşık 9-10 tl). Gerçi bir macunu birkaç ay kullandığımızı göz önüne alırsak, bu fiyata katlanılır gibi.

Son olarak bu macunu kullanırken elbiselerinize dikkat!!!

9 Ocak 2011 Pazar

The Body Shop Rainforest Şampuan ve Saç Kremi

İlk ürün yorumum TBS'nin yağlı saçlar için ürettiği ve içinde ısırgan otu, su yosunu ve aleo vera bulunan Rainforest serisi.


Saçlarım öyle aşırı yağlı değildir. Gün aşırı, bazen de 3 günde bir saçlarımı yıkarım ve bu bana yeter. "Yıkama sıklığını uzatayım, saçımdaki fön daha uzun süre dayansın" üşengeçliğiyle bu ürünleri almıştım. Normal saçlar için yağlı saç şampuanı almak, aklımı seveyim!!!!

Silikon, sülfat, paraben ve renklendiriciler içermemeleri beni cazip eden en büyük etkendi. Şampuanlarda bulunan silikonların saçları kapladığı ve zamanla saçlar üzerinde bir tabaka oluşturarak, saçların daha kolay kırılmasına yol açtığı söyleniyor. Ayrıca ilk başta saçları yumuşacık yapsa da, zamanla o "kaplama" etkisinden dolayı saçların ihtiyaç duydukları vitamin ve mineralleri de almasını engelliyormuş silikon. Sülfat ise saç derisine zarar veriyor ve saçların dökülmesine neden oluyormuş. Paraben de kanserojenmiş (zaten ne değil ki).


Bu kadar artısına rağmen, şampuan saçta köpürmüyor (sülfat içermemesinden dolayı). Ben de köpürmemiş saçı temiz hissedemiyorum. Bu yüzden daha çok şampuan kullanıyorum. Sonuç? Kazık saçlar!!! Ne yaparsam yapayım o kazık saç hissiyatını geçiremediğimden, ben de mecburen kullandığım saç kremi miktarını artırıyorum her yıkamada. Eee haliyle bu da saçımın daha erken yağlanmasına neden oluyor? Ben daha az yıkayayım üşengeçliğiyle bu ürünleri aldım, ama yine gün aşırı yıkıyorum saçlarımı. Ne anladım bu işten?

Bazı sitelerde eskiden silikonlu şampuan kullanan kişilerin, silikonsuz şampuana geçtiklerinde saçlarının bir süre "kazık" olabileceği yazıyordu. Ben 3 aydır bu ürünleri kullanıyorum ama o kazıklık hala geçmedi. Daha ne kadar bu ürüne şans vermem gerekiyor bilemiyorum. Zaten cimri biri olduğumdan, memnun kalmasam da bir ürün bitmeden yenisini almam. Dolayısıyla bu ürünler bir süre daha bende kalacaklar. Ama bir daha Rainforest alır mıyım? ASLA...

Diğer yandan; parabensiz, silikonsuz, sülfatsız şampuan fikri de bana çok cazip geliyor. Belki de TBS'nin zeytinyağlı veya ballı şampuanlarını denemeliyim bundan sonra. Zaten yağlı saçlar için bile bu saçlara özel üretilen şampuanları önermiyorlar. Saçın doğal dengesini bozduğu ve bu yüzden daha fazla yağ üretimine neden oldukları için.

Haa, son olarak benden küçük bir tüyo. Saçlarınızı yıkarken son durulama suyuna 1 çay bardağı elma sirkesi ekleyin. Saça verdiği parlaklık ve yumuşaklık inanılmaz.